Senin adini Kol saatimin kayisina tirnagimla kazidim Malum ya,bulundugum yerde Ne sapi sedefli bir çaki var
Bizlere âlâti-katia verilmez Ne de basi bulutlarda bir çinar Belki avluda bir agaç bulunur ama Gökyüzünü basimin üstünde görmek
Bana yasak Burasi benden baska kaç insanin evidir Bilmiyorum Ben bir basima onlardan uzagim
Hep birlikte onlar benden uzak Bana kendimden baskasiyla konusmak Yasak Ben de kendi kendimle konusuyorum
Fakat çok can sikici buldugumdan sohbetimi Sarki söylüyorum karicigim Hem, ne dersin O berbat,ayarsiz sesim
Öyle bir dokunuyor ki içime Yüregim parçalaniyor Ve tipki o eski Acikli hikâyelerdeki
Yalnayak,karli yollara düsmüs Yetim bir çocuk gibi bu yürek Mavi gözleri islak Kirmizi,küçücük burnunu çekerek
Senin bagrina sokulmak istiyor Yüzümü kizartmiyor benim Onun bu an böyle zayif Böyle hodbin böyle sadece insan olusu
Belki bu hâlin Fizyolojik,psikolojik filân izahi vardir Belki de sebep buna bana aylardir Kendi sesimden baska insan sesi duyurmayan
Bu demirli pencere Bu toprak testi Bu dört duvardir Saat bes,karicigim
Disarda susuzlugu acayip fisiltisi toprak dami Ve sonsuzlugun ortasinda kimildanmadan duran Bir sakat ve siska atiyla Yani,kederden çildirtmak için içerdeki adami
Disarda bütün ustaligi,bütün takim taklavatiyla Agaçsiz bosluga kipkizil inmekte bir bozkir aksami Bugün de apansiz gece olacaktir Bir isik dolasacak yaninda sakat,siska atin
Ve simdi karsimda hasin bir erkek olusu gibi yatan Bu ümitsiz tabiatin Agaçsiz bosluguna bir anda yildizlar dolacaktir. Yine o malum sonuna erdik demektir isin
Yani bugün de mükellef bir daussila için Yine her sey yerli yerinde iste,her sey tamam Ben ben içerdeki adam Yine mutad hünerimi gösterecegim
Ve çocukluk günlerimin ince saziyla Suzinâk makamindan bir sarki agziyla Yine billâhi kahredecek dili nâsâdimi Seni böyle uzak
Seni dumanli,egri bir aynadan seyreder gibi Kafamin içinde duymak. |